Yeni evlenen çift..

Ahmet yeni evlenmiştir. Kapı çalar. Ahmet’in eşi kapıyı açar. Gelen Ahmet’in babasıdır. Gelini tarafından içeri buyur edilen adam içeri girer ve baş köşeye oturur. Babasını karşısında gören Ahmet, şaşkınlık ve merak karışımı bir bakışla ‘hoş geldin baba’ der. Hoşbulduk oğlum. Oturmadan bana bir beyaz kağıt ile bir silgi getir. Der. Kağıt, kalem mi? Ne yapacaksın ki? Getir sen, anlatacağım. Der gözlerini kırparak… Olan bitene anlam veremeyen Ahmet, önce eşine sonra babasına baktı ve koşar adımlarla babasının istediklerini getirmek üzere odayı terk etti. Odada sessizlik hakimdi. Sessizliği Ahmet’in ‘getirdim’ demesi bozmuştu. Gel otur yanıma. Dedi babası. Başını onaylarcasına sallayan Ahmet, hızla babasının yanına oturdu. Bir elinde kağıt, bir elinde kalem, meraklı gözlerle babasına bakmaya başladı. Babası; Yaz. Ne yazayım? Aklına gelen bir şey yaz. Bunun üzerine Ahmet, bir cümle yazdı. Tekrar babasına baktı. Sil şimdi onu. Peki baba. Diyerek silmeye başladı. Silme işlemi bitince babası; Tekrar yaz bir şeyler. Baba amacın nedir? Dedi Ahmet biraz durumdan sinirlenerek… Sen dediğimi yap! Yaz. Bunun üzerine tekrar bir şeyler yazdı. Bunu gören babası; Sil. Dedi. Ancak Ahmet artık sinirlenmişti. Allah aşkına baba! Söyler misin? – Peki. Dedi gülümseyerek. ‘Söyle bakalım o kadar yazdın ve sildin. Peki kağıt halâ beyaz mı?’ Evet halâ beyaz. Bakışlarındaki şaşkınlığın yerini soru sorarcasına bir hal almıştı. 
DEVAMI DİĞER SAYFADA

Reklamlar