Erzurumlunun karısı
FIKRA ‘Erzurumlunun karısı kapiyi acmis İstanbul’a gurbete giden Erzurum’lu, dönüşte karısına İstanbul’lu hanımların, akşam eve dönen kocalarını, kapıda iyi mi karşıladıklarını “hoşgeldin kocacığım, üşümüşsün, yorulmuşsun!” gibi kibar, nazik laflar ettiklerini anlatmış…… DEVAMI İÇİN SONRAKİ SAYFaYA GEÇİNİZ..HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE DO/KUNUNUZ…
İstanbul’a gurbete giden Erzurum’lu, dönüşte karısına İstanbul’lu hanımların, akşam eve dönen kocalarını, kapıda nasıl karşıladıklarını “hoş geldin kocacığım, üşümüşsün, yorulmuşsun!” gibi kibar, nazik sözler ettiklerini anlatmış. Belli ki o da karısının kendisini öyle karşılamasını istiyor. Akşam eve gelmiş, kar, tipi, soğuk, karısı kapıyı açmış: -Uyiyy kocacığım, İ-t şeklinde titriyirsin
HABERİN Devamını Okumak İçin Görsele Tıklayın
Çok güleceksiniz
Temel ile Fadime yeni evlenmişler. Temel her sabah dağın eteğindeki kasabaya inip gazete alıyormuş. Bir ay, iki ay, üç ay derken Temel bu işten bıkmış ve Fadime’ye; Bundan sonra gazetelerimi sen alacaksın Fadime, demiş. Fadime de kabul etmiş ve her sabah kasabaya inip bir tane gazete almaya başlamış. DEVAMI İÇİN SONRAKİŞ SAYFAYA GEÇİNİZ,..
O da ne? İlk y-umrukta nakavt. Temel, elinde rakı kadehi eşekten düşmüş gibi bakakalınca Fadime girmiş devreye: Eh, Temel” demiş “herhalde artuk her akşam yatakta penum ne hissetiğimu anlamişsindur.“ Bir ay, iki ay, üç ay derken Fadime her sabah o denli yolu yürümekten bıkmış. ‘Bu işin daha rahat bir yolu olmalı’ demiş kendi kendine. Sonrasında da kendince bir çözüm bulmuş; kasabaya ilk indiğinde yedi tane gazete almış ve her gün birini Temel’e vermeye başlamış. Birinci gün, ikinci gün, üçüncü gün derken yedinci gün Temel gazeteyi alıp birazcık göz gezdirdikten sonrasında Fadime’ye dönmüş ve; Fadime, bu dünyada ne kadar çok s-alak adam var. Aynı adam aynı ağaca aynı otomobille yedi gündür ç-arpayi, demiş. Bonus fıkra B-oks meraklısı Temel, akşam canlı yayınlanacak dünya profesyonel b-oks şampiyonluk maçı için erkenden kalkıp mezattan hamsilerini, marketten de mezelerini ve rakısını almış. Karısı Fadime de masayı bir güzel donatmış. B-oks maçının gonk vuruşu ile Temel rakısından ilk yudumu çekmiş keyifle. Temel ilk yudumunu alır almaz da b-oksörlerden biri ilk yumruğu atmış.
Bir çocuk annesinin yanına gider ve der ki:
– Anne bugün horozu tam 10 kez tavuğun üstünde gördüm.
– Bunu babana şu şekilde söyle!
– Baba, annem bugün horozu tam 10 defa tavuğun üstünde gördüğümü sana söylememi istedi… DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE DO/KUNUNUZ…
Annene Söyleki
Bir çocuk annesinin yanına gider ve der ki:
– Anne bugün horozu tam 10 kez tavuğun üstünde gördüm.
– Bunu babana şu şekilde söyle!
– Baba, annem bugün horozu tam 10 kez tavuğun üstünde gördüğümü sana söylememi istedi.
– Her seferinde aynı tavuk muydu?
– Hayır
– Bunu annene söyle !…
Evlenirken Neredeydin?
Insanın biri işi için Ankara’ya gidiyormuş, tam uçağa bineceği sırada kulağında bir ses:
– Binme, bu uçak düşecek!
Dönmüş bakmış, çevresinde kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, uçağa binmemiş.
İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış:
“uçak düştü, kurtulan olmadı!” Koşmuş Haydarpaşa’ya, bilet almış, tam trene binecek, fıkraoku.Com aynı ses kulağında:
– Binme bu trene, raydan çıkacak!
Dönmüş, bakmış yine etrafında kimseler yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş:
“Tren Eskikent’de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı…”
Allah’a şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses:
– Bu otobüse binme, freni patlayacak!
Dönmüş yine kimsecikler yok! Dayanamamış, bağırmış;
-Sen kimsin yahu?
-Ben senin iyilik meleğinim!
Adam iyice kızmış :
– Ulan evlenirken neredeydin!